Dr. David Kutser, Wiener Privatklinik'te radyasyon onkolojisi ve radyoterapi alanında önde gelen bir uzmandır. Radyoterapi alanında uzun yıllara dayanan deneyimiyle, Avusturya'nın stereotaktik vücut radyoterapisi (SBRT) de dahil olmak üzere en gelişmiş radyoterapi tekniklerini sunan tek özel merkezi olan Amethyst'teki ekibin bir parçasıdır.
Dr. Kutzer, geleneksel yaklaşımlara göre daha az yan etkiyle etkili tedavi sağlayan hassas ve nazik radyasyon tedavisi yöntemlerinde uzmanlaşmıştır. Bu röportajda, radyasyon tedavisindeki yeni fırsatlar, prostat kanseri tedavisinde SBRT'nin rolü ve radyasyon onkolojisinin geleceği hakkındaki uzmanlığını paylaşıyor.
Dr. Kutzer, radyasyon terapisi prostat kanseri tedavisinde nasıl bir rol oynuyor?
Radyoterapi on yıllardır prostat kanserinin tedavisinde kullanılan bir yöntemdir ve cerrahiye etkili bir alternatiftir. Ana avantajı, ameliyatla aynı etkinliğe sahip olması, ancak daha az yan etkiye sahip olmasıdır. Örneğin, inkontinans riski önemli ölçüde daha düşüktür ve hastaların yaklaşık 70%'si tedaviden sonra cinsel aktivitelerini sürdürmektedir.
Radyoterapi tüm hastalar için uygun mudur?
Erken formlardan ileri ve metastatik kansere kadar hastalığın neredeyse tüm aşamalarında uygulanabilir. Sadece ciddi şekilde daralmış üretrası veya önemli ölçüde büyümüş prostatı olan hastaların diğer tedavi seçeneklerini düşünmesi gerekebilir.
Wiener Privatklinik'te radyoterapi için hangi teknolojiler kullanılıyor?
Wiener Privatklinik'teki Ametist Merkezi'nde, aşağıdakiler de dahil olmak üzere en gelişmiş radyoterapi yöntemlerini uyguluyoruz:
- VMAT (hacim modülasyonlu ark tedavisi) - radyasyon dozunu hassas bir şekilde tümöre yönlendirerek sağlıklı dokunun radyasyona maruz kalmasını en aza indirir.
- Stereotaktik Vücut Radyasyon Terapisi (SBRT), tedavinin sekiz yerine sadece iki buçuk haftada tamamlanabildiği yenilikçi bir tekniktir.
SBRT'yi bu kadar etkili bir yöntem yapan nedir?
Cerrahi tedaviyle karşılaştırılabilir sonuçlar sunan ancak daha az prosedürle uygulanan en gelişmiş radyasyon tedavisi tekniğidir. Merkezimizde, prostat ve rektum arasında bir boşluk oluşturarak bağırsak hasarı riskini azaltan emilebilir bir jel kullanıyoruz. Bu, toplam seans sayısını 40'tan sadece 7'ye indirir ve gelecekte beş seansa kadar düşebilir.
Cerrahiye karşı radyoterapinin geleceğini nasıl görüyorsunuz?
Her iki yöntem de eşit derecede etkilidir ve birlikte uygulanabilir. Örneğin ABD'de cerrahi ve radyoterapi arasındaki dağılım yaklaşık 50/50'dir ve hastalar hangi yaklaşımı tercih edeceklerini kendileri seçmektedir. Avrupa'da da aynı eğilimin olmasını bekliyorum.

